Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası ve Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası’nda örgütlü öğretmenler, “Öğretmen (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nın geri çekilmesi” talebiyle bugün de Cumhuriyet Meclisi önünde eylem yaptı.
Bugün tüm okullarda greve giden öğretmen sendikalarına, çeşitli sivil toplum örgütleri ve partiler de eyleme katılarak destek verdi.
Eylemde, polis barikatlarla geniş güvenlik önlemleri alırken, meclis önündeki yol da eylem süresince trafiğe kapandı.
“Boyun eğmeyeceğiz”, “Eğitime ve öğretmenlere yapılan saldırılara asla izin vermeyeceğiz” gibi ifadeleri içeren pankartlar taşıyan eylemciler, düdük ve davul eşliğinde slogan attılar. KTÖS Yönetim Kurulu üyeleri üzerinde “Öğretmen düşmanı Nazım Çavuşoğlu”, KTOEÖS Yönetim Kurulu üyeleri ise “İşbirlikçiler istifa” yazılı siyah tişörtler giydiler.
Eylem sırasında mezun olup atanmayı bekleyen öğretmen adayları, diploma ve kalemlerini Meclis bahçesine attılar. Polis ile eylemciler arasında yaşanan arbedenin ardından Meclisin bahçe kapısı söküldü.
“Kıbrıs Türk toplumuna ve gençlerin geleceğine yapılan dayatmalara karşı seslerini duymayanlara karşı seslerini duyurmak amacıyla” bir araya geldiklerini ifade eden öğretmenler, kendilerine ve topluma yapılan saldırılara “asla” boyun eğmeyeceklerini kaydetti.
“Dayatmacıların talimatlarını yerine getirmek için uğraşmakla” eleştirdikleri Milli Eğitim Bakanı’nı istifaya çağıran öğretmenler, Meclis’te yasa geçecek olsa bile mücadelelerine devam edeceklerini belirtti.
Eyleme katılan bazı öğrenciler de “Donanımlı okul, donanımlı bakan, donanımlı sınıf istiyoruz. Donanımlı öğretmen zaten var” yazan pankart açtılar. Eylemde söz alan bir öğrenci “Öğrenciler olarak bütün sorunların farkındayız ve öğretmenlerimizin her zaman yanındayız” dedi.
Eyleme katılan okul aile birlikleri adına konuşan bir veli ise, okul aile birlikleri olarak okullarda tamamlamaya çalıştıkları eksikliklerin öğretmen kaynaklı değil her zaman bakanlık kaynaklı olduğunu savunarak, “Biz öğretmenden değil sizin kokuşmuş düzeninizden usandık. Bu nedenle öğretmenin arkasından yürüyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Öğretmen sendikaları adına ilk olarak sözü alan KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, “örgütlülüğün ne olduğunu göstermeye geldik, dayatma yapanlara ve işbirlikçilerine sesimizi duyurmaya geldik” diyerek, haklı mücadelelerine destek verenlere teşekkür etti.
Eylem, esas amacın hak gaspıyla, kısıtlama ve baskıyla öğretmenin misyonunu ortadan kaldırmak ve uzun vadede gençliği, toplumu kontrol altına almak olduğunu savunarak, buna izin vermeyeceklerini kaydetti.
Okullarda çok sayıda sorun varken Milli Eğitim Bakanı’nı da “öğretmene saldırmakla” ve “vasıflı diyerek işsiz onlarca öğretmen varken ithal öğretmen getirmekle” eleştiren Eylem, Bakan’ın ifadelerini kabul etmediklerini, “hakaretlerini geri iade ettiklerini” söyledi.
Okullardaki sorunları sıralayan ve deprem riskinden dolayı mevcut okullarda bile eğitimin verilemediğini söyleyen Eylem, bu yasayla birlikte kaosun derinleşeceğini savundu ve “Derhal bu yasayı geri çekin. Öğretmene, topluma saldırmaktan vazgeçin ve bu kaosu bitirin. Bu öğretmen, bu toplum dayatmalarınıza boyun eğmeyecek, mücadeleye devam edecek” dedi.
KTÖS Başkanı Mustafa Baybora da Kıbrıs Türkü’nün kimlik ve kültürüne, insan hak ve özgürlüklerine ve yargı bağımsızlığına büyük bir saldırı olduğunu savunarak, bunun “ana kaynağının Kıbrıs Türk yönetiminin alt yönetim olması” olduğunu öne sürdü.
Kıbrıs Türk toplumunun kimlik ve kültürünün değiştirilmesi politikalarının dayatılmaya çalışıldığını iddia eden Baybora, “Milli Eğitim Bakanı’nın bu dayatmaların aracı ve figüranı olarak aldığı talimatlar doğrultusunda kanal kanal gezip öğretmeni itibarsızlaştırmaya çalıştığını” da ileri sürdü.
KTOEÖS Genel Sekreteri Tahir Gökçebel ise, Milli Eğitim Bakanı’nın medya platformlarında öğretmeni itibarsızlaştıracak ifadeler kullandığını ve yerine nitelikli öğretmenleri getireceğini söylediğini ileri sürerek, bunları sırf bakan koltuğunda oturmak için yaptığını savundu.
Bu yasayı geçirdikten sonra rahat edeceklerini düşündüklerini ancak öğretmenin asla böyle bir şeye izin vermeyeceğini söyleyen Gökçebel, “Bu toplumun bütün kurumlarına, değerlerine saldırdılar. Şimdi sıra çocuklarımıza, geleceğimize geldi sanıyorlar” diye konuştu.
Okullardaki sorunları yaşayanların öğretmenler olduğunu vurgulayan Gökçebel, öğretmenin yeniden toplumun önünde olma zamanı geldiğini kaydederek, “Öğretmen sizi de eğitecek. Sizlere de ders verecek” dedi.
Milli Eğitim Bakanı’na istifa çağrısında bulunan Gökçebel, “Kavgamız alın teri kavgasıdır. Kavgamız toplumun geleceği, Kıbrıs Türk toplumunun varoluş kavgasıdır. Bilinsin ki bu yasayı orada parmak hesabı yaparak geçirseler de iki elimiz yakalarında olacak. Asla vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Bugün Meclis’te “topluma ihanet edenleri” göreceklerini kaydeden Gökçebel, Meclis’teki muhalefete seslendi. Gökçebel, “Çıkın dışarı, bırakın oynasınlar” dedi.
KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş ise, Finlandiya Eğitim Bakanı’nın göreve gelmesinin ardından eğitim ve öğretmenin önemini göstermek adına yapmış olduğu çalışmalara işaret ederek, “Bizim bakan hangi dilden konuşuyor?” diye sordu.
Maviş, Milli Eğitim Bakanı’nın diğer ülkelerle KKTC’deki eğitimi karşılaştırdığı maddeleri sıralayarak, koşul farklılıklarına dikkat çekti ve Bakan’ın ifadelerinin doğru olmadığını savundu.
“Artık Nazım Bey’i eve gönderme zamanıdır” diyen Maviş, elindeki kalemi kırarak, “bu iş burada bitti” diye konuştu.
Maviş, sorunlar çözülene kadar eylemlerine devam edeceklerini ve asla geri çekilmeyeceklerini kaydederek, “Bu yasayı geçirseler bile uygulatmayacağız. Okullar artık eylem yeridir” diye konuştu.
Destek veren örgüler adına konuşan Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) Başkanı Güven Bengihan da, okullarda yaşanan tüm sorunlara ve eğitim sistemindeki tüm eksikliklere rağmen mücadele eden öğretmenlere teşekkür ederek, “iyi ki varsınız” dedi.
“Bugün yine meydanlardayız çünkü ülkemizde binlerce işsiz öğretmen gencimiz varken ithal öğretmen sevdalısı olan bakanımız var. İthal öğretmenlerin akademik performansı çok daha iyidir diye bakan var. Yazıklar olsun” ifadelerini kullanan Bengihan, okullarda var olan sorunları sıralayarak, bu sorunları çözecek bakan ve hükümetin olmadığı savundu.
Öğretmenlere “İthal öğretmenlerin bu ülkeye gelmesine müsaade edecek miyiz? Öğretmenler yasasına dayatma yapanlara müsaade edecek miyiz? Gençliğin geleceğine müdahale edenlere müsaade edecek miyiz?” sorularını yönelten Bengihan, “hayır” cevabı almasıyla beraber, “O zaman ülkemize sahip çıkma zamanıdır. Direne direne kazanacağız” diye konuştu.
“Bugün bir geldiysek bir daha bin geleceğiz” diyen öğretmenler, bu eylemin bir başlangıç olduğuna dikkat çekti.
