Göç Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi‘nin Aralık 2024 döneminde yaptığı anket çalışmasına göre, ülkede işlerin doğru yönde gittiğini düşünenlerin oranı sadece yüzde 14.91.
Göç Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi (CMIRS) tarafından Aralık 2024’te 500 kişi ile yüz yüze yapılan anket sonuçlarına göre, Kıbrıslı Türklerin siyasi güven, sosyal güven, bireysel özgüven ve mutluluk algısını ölçmekte ve bu oranların zaman içerisinde birbiriyle ilişkisi yanında yaşanan gelişmelerden etkilenme şekli gözlemlendi. Anket, CMIRS’in her üç ayda bir düzenli olarak yürüttüğü çalışmaların bir devamı niteliğinde.
CMIRS Direktörü Mine Yücel, yaptığı açıklamada, “Ülkede işlerin doğru yönde gittiğini düşünenlerin oranı sadece 14.91%dir. Benzer bir şekilde ülkede alınan kararlar üzerinde etkili olabildiğini düşünenlerin oranı da sadece 13.62%dır. Benzer oranları hükümete güven ve memnuniyet başlıklarında da görmekteyiz. Hükümete güvendiğini belirtenlerin oranı 11.4% iken hükümetten memnun olduklarını belirtenlerin oranı ise 14.6%dır. Ayrıca adaletsizliğin, partizanlığın, yolsuzluğun ve rüşvetin yaygın olduğunu düşünen büyük bir çoğunluk vardır. Bu sonuçlar bize ülkede yeni bir toplumsal sözleşmeye ihtiyaç olduğunu göstermektedir. Rousseau’ya göre ‘halkların yozlaşmalarının nedeni büyük ölçüde kurumlarından’ kaynaklanmaktadır.” dedi.
Yücel, Kıbrıs Sorunu’ndaki belirsizlik, adalet eksikliği, yolsuzluk ve partizanlık gibi sorunların vatandaşlarda “ülkede herkesin eşit olmadığı” inancını güçlendirdiğini belirtti. Bu durumun, halkın kendi geleceği üzerinde söz sahibi olma duygusunu zayıflattığını vurgulayan Yücel, giderek artan bir çaresizlik ve umutsuzluk tablosu çizdi.
Yücel, bu rakamların toplumsal mutsuzluk ve umutsuzluğun boyutlarını gözler önüne serdiğini ifade etti.
Mine Yücel, ülkede ciddi bir yönetim sorunu olduğunu ve siyasetin toplumsal fayda doğrultusunda yeniden yapılandırılması gerektiğini söyledi. “Ülke siyaseti ve kurumlarının hukukun üstünlüğü ve adalet ilkeleriyle yeniden inşa edilmesine ihtiyaç vardır. Siyasetin, toplum çıkarları için yapılması ve adalet duygusunun yeniden yerleştirilmesi gerekmektedir” dedi.
Ülkedeki mevcut durumun sürdürülebilir olmadığını belirten Yücel, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Eğer bu durumdan çıkılacaksa, ancak toplumsal fayda ve adalet vizyonuyla çıkılabilir. Bunun için de toplumun kaygılarını ciddiye alan, vizyon sahibi bir liderliğe ihtiyaç vardır.”
Mine Yücel, son olarak siyasete düşen sorumluluğa dikkat çekerek, halkın artan kaygılarının göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı. “Halkın endişelerine duyarlı, çözüm odaklı bir liderlik ancak bu enkazı ortadan kaldırabilir” ifadelerini kullandı.
