Makine Mühendisleri Odası Başkanı Ayer Yarkıner, kameraların sökülmesi kararına sert tepki göstererek, “4 milyon Euroluk kamu maliyeti var, ayrıca bu sistemler mühendisleri dışlayarak, teknik bilgi olmadan alındı. Bu kameraların tespitleri mahkemeden dönecek. Çünkü sürati tespit ederken fotoğraflamayı aplikasyonla yapıyor. Bu olmaz. Ayrıca bu kameralar gece de göremiyor” dedi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde trafik denetim sistemleri ve yapay zekâlı kameralar tartışması büyüyor.
Makine Mühendisleri Odası (MMO) Başkanı Ayer Yarkıner, kameraların sökülmesi kararına sert tepki göstererek, “4 milyon Euroluk kamu maliyeti var, ayrıca bu sistemler mühendisleri dışlayarak, teknik bilgi olmadan alındı. Bu kameraların tespitleri mahkemeden dönecek. Çünkü sürati tespit ederken fotoğraflamayı aplikasyonla yapıyor. Bu olmaz. Ayrıca bu kameralar gece de göremiyor” dedi.
“50 ÜLKEDE KULLANILIYOR, NEDEN SÖKÜLDÜ?”
Genç Tv’de konuşan Yarkıner, kullanımdan kaldırılan yapay zekâlı trafik kameralarının aslında uluslararası standartlara uygun olduğunu belirterek şu soruyu sordu:
“Demode dediler, bu tespiti mühendisler yapar. Bakanlık demode diyemez, çünkü öyle bir şey yok. Bu sistemler 50 ülkede aktif olarak kullanılıyor. Sökülmesiyle ilgili geçerli bir neden yok. 4 milyon Euroluk bir maliyet var ortada. Hibe deniyor; Bu hibenin hizmete uygunluğuna dair herhangi bir protokol var mı? Bunlar yokken neden söküldü?”
MMO Başkanı Yarkıner, yeni sistemin teknik olarak birçok eksikliğe sahip olduğunu da belirterek dikkat çeken ifadeler kullandı:
“Bu yapay zekâlı kameralar geri zekâlı. Çünkü fotoğraflama işini sürat aşımında yapmıyor, aplikasyonla yapıyor. Bu durum mahkemeden dönecek. Önce emniyet kemeri dediler yapay zekâlı kameralar için. Takata krizini anlatıyoruz, Takata emniyet kemeri takılıyken tetiklenir. Siz önce Takata’yı çözün. Bakanlık içinde takata meselesini koruyan kim?”
Yarkıner, “yapay zekâ” kavramının popülist biçimde kullanıldığını, oysa bu sistemlerin doğru sensör, yazılım ve veri işleme entegrasyonu olmadan ‘akıllı’ değil, hatalı sonuç üreten cihazlara dönüştüğünü vurguladı.
Yarkıner’e göre, karar alma süreçlerinden mühendislerin dışlanması yalnızca yanlış uygulamalara değil, kamu zararına da neden oluyor.
“Yapay zekâlı” diye lanse edilen sistemlerin çoğunun montaj ve kalibrasyon süreçlerinin de mühendislik denetiminden uzak yürütüldüğünü belirtti
“Teknik danışmanlık sürecinde mühendisler yer almadığı sürece, devletin her adımı hukuken tartışmalı hale geliyor.”
