CTP milletvekili Doğuş Derya “din ve vicdan özgürlüğü başka bir şeydir siyasal islam üzerinden toplum mühendisliği yapmak başka bir şeydir” dedi.
Din İşleri Başkanı Ahmet Ünsal’ın kadın haklarına yönelik söylemleri tartışılmaya devam ediyor. TV20’de yayınlanan Kıbrıs Dosyası programına konuk olan CTP milletvekili, kadın ve feminist hareket aktivisti Doğuş Derya anayasamızda bulunan din ve vicdan hürriyetinin istismar edilmesi suretiyle din sömürüsü yapıldığını savundu.Derya ayrıca BM çocuk hakları sözleşmesi hilafına kurulan dernek ve bazı yardım kuruluşlarının siyasi boyutu olan islami düşüncenin dayatılması noktasında toplum mühendisliği yapıldığını söyledi.
“Din ve vicdan özgürlüğü başka bir şeydir siyasal islam üzerinden toplum mühendisliği yapmak başka bir şeydir”diyen Derya toplumun kültürel dokusunun değiştirilmeye çalışıldığını en önemli sıkıntının buradaki demokrasi kültürünü kullanarak anayasa tarafından güvence altına alınan din ve vicdan hürriyetinin istismar edilmesi suretiyle yavaş yavaş bir dönüşüm yapılmaya çalışıldığını belirtti.
Doğuş Derya “bu benim görüşlerim değil Allahın buyruklarını söyledim”diyen din işleri başkanının tavrının orta çağda kaldığını da söyledi ve böyle bir şeyin hiçbir yerde yazılmadığını ve olamayacağını ifade etti.
Derya olaya sosyolojik bakmak gerektiğini söyledi ve konuşmasına şöyle devam etti.
“Din işleri Başkanı kendi yetkisini aşıyor insanlara yaşam tarzı telaffuz etmesi görev ve yetkileri arasında değildir mesela “Allah boşanmaktan hoşlanmaz” kim dedi bunu nerde yazıyor?Bireylerin nasıl yaşayacağı hiçbir yetkili tarafından belirlenemez kişi kendi hak ve özgürlükleri ile bunu kendi belirler.”
Bu zihniyet bireyi temel almayan aileyi kutsal olarak kurgulayıp kadını yemek pişiren temizlik yapan çocuk doğuran bir nesneye dönüştürüyor diyen Derya, İnsanların dini ve manevi duygularını istismar etmek suretiyle kendine bir takım pozisyonlar edinen bir güruh var dedi ve şöyle devam etti: “Din ve vicdan özgürlüğü başka bir şeydir siyasal islam üzerinden toplum mühendisliği yapmak başka bir şeydir.”
Bir başkasının özgürlüklerinin geriye çekilmeye çalışılmasının rejim değişikliği olduğunu belirten Derya şu anda yaşanan hiçbir sorunun Kıbrıslı Türklerin bünyesinden çıkmadığını söyledi.
Bir devlet görevlisi olarak atanan Ahmet Ünsal’ın kadınların özel ve kamusal alanlarda nasıl yaşayacaklarına dair demokrasi ile bağdaşmayan sözlerinin kabul edilemeyeceğini belirten Derya kendisinin bir kadın ve feminist aktivist olarak bunların karşısında olacağını belirtti. Kadınların bireysel ve medeni haklarına müdahale eden hiçbir yaklaşıma müsademiz olamaz dedi.



















